MÜSİLAJ LAZIM HEM DE ACİLEN!(2)
İdris Şekerci
MÜSİLAJ LAZIM HEM DE ACİLEN!(2)
Herkes kapısının önünü süpürürse sokak tertemiz olur diyor Konfüçyüs. Daha evvel "Müsilaj temizliği yapalım ama her yerde!" diyerek kendimizden başlayan, davamızın şiarı "Özü temiz olmak, sözü temiz olmak ve gözü temiz olmak!" duruluğuna halel getirebilecek ne varsa arınmaya karar vermeliyiz.
Son pişmanlığın fayda vermeyeceği güne gelmeden, kainat kitabını okuyan ârif misali, çevremizde olup biteni doğru okuyarak, yeniden Bismillah demeliyiz. Bazen yaşanılan sarsıntı, yıkıcılığı yüksek depremin öncü şoku olarak hayra hizmet edebilir ve bunu bir uyarı kabul etmek gerekir..
Şimdi, bu içe dönük muhasebe çağrısından, güncelde olana, yaptığımız işin ortaya koyduğu vakıaya/ yaşananlara dair çıkarım bekleyenleri sükûtu hayale uğratacağım için üzgünüm. Ne İLKSAN sonuçları bu yazının konusudur ne de etrafındaki sendikal mevzuları kastediyorum.Derdim; hepimizin -en yukarıdan en aşağıya- yaptığı işin, bulunduğu konumun hakkını vermede, dünkü hassasiyetimizin ne kadarını muhafaza edip etmediğidir.
Geçenlerde bir dost meclisinde, İstanbul'da belediyelerin kazanıldığı günlere dair hatıralar anlatılıyordu.Bir ara geçmişe daldım ve bizi bu günlere getiren ruha dair hatıralar canlandı zihnimde. Hikmetinden sual edenlere uygun bir vakitte detaylıca izah edebileceklerimi kenarda tutarak, o günlerde -kendi adıma- bulunduğum konum gereği uzağında olsamda, bugün takdir ile andığım fedakarlık örneği "Çöp dağlarını temizleyen dava ruhu" nu hatırladım.Öğrencilik yıllarında istişare sonucu, vazife bilerek- bilâbedel - Merhum Erbakan Hoca'nın Üsküdar Mitingi için, alanı kendi ellerimizle hazırladığımız günler geldi aklıma. Ve sonra, zor zamanların sınadığı günlerde sendikamızı büyütürken yaşadıklarımız geldi gözlerimin önüne.
Söz müsilajdan/ samimiyetin ve adanmışlığın üzerini örten köpükten açılınca; neyi bulursak denizlerimiz gibi tepeden tırnağa arındırabiliriz kendimizi; ona odaklanalım isterseniz. Bu müsilajı sağlamak adına; "Biz" için "Ben"den geçecek; genel maslahatı, şahsî menfaatten yeğ görecek bir silkiniş ile safları sıklaştırmak ve yola çıkarken inandığımız değerleri tekrardan kuşanarak tam da İsmet Özel'in dediği gibi;
"Toparlanın gitmiyoruz" diyebilmeliyiz.
Siyasetten ticarete, eğitimden kültüre, yönetimden bürokrasiye, sivil toplamdan gündelik hayata; yüzümüzü yeniden "usvetün hasene" olana çevirmeliyiz. Sentetik renklerin yapay ışıltısı arasında kaybolan rengimizi; durduğu yere, yaptığı işe, bulunduğu makama verecek anlayışa ve bilince dönme vakti gelmiştir.
Artık,neyin tamahkarı olduysak- onların- terkini kutlu bir vazife bilmeliyiz. Bizi atalete sürükleyen ağırlıklarımızı bırakarak, rengimize ortak yol arkadaşları ile yeniden besmele çekmiyiz. Bu da; zihinlerde, fikirlerde ve hayata bakışta oluşan tortulardan temizleyecek bir müsilaj ile mümkün.
İdris Şekerci
Eğitim Bir Sen
İstanbul 6 No'lu Şube Başkanı
