İstanbul 6 Şubesi

28 Şubat Mağdurlarıyla Biraraya Geldik

28 Şubat darbesinde yıldırmalara,korkulara,soruşturmalara,sürgün ve psikolojik baskılara maruz bırakılarak istifa etmek zorunda bırakılan ya da memuriyetten atılan bazı  memurlar Eğitim Bir Sen’in tertip ettiği programda bir araya geldi.

Beyoğlu Öğretmenevinde kahvaltıyla başlayan programa İstanbul’un değişik ilçelerinden gelen 28 Şubat mağduru çok sayıda öğretmenin yanında,Eğitim Bir Sen İstanbul 6 Nolu Şube Başkanı İdris Şekerci,Şube Başkan Yardımcısı Müjdat Kalkan,Eğitim Bir Sen İstanbul 2 Nolu Şube Kadınlar Kolu Başkanı ve sendikanın avukatları da katıldı.

Programın açılışını yapan  Şube Başkanı İdris Şekerci,Türkiye siyasal hayata çok partili sisteme geçtikten sonra periyodik olarak gerçekleştirilen darbeler, demokrasinin kurumsallaşamamasına neden olmuştur. Tek Parti iktidarından itibaren, (kısa dönemler hariç) “devlet tarafından tanımlanan bir ‘din’ anlayışı” yerleştirilemediği için, “devlet dışında gelişen din anlayışı” devlet tarafından daima tehlike olarak görülmüş ve sürekli kontrol altında tutulmaya çalışılmıştır. Bütün bunlara rağmen, dinsel faaliyetlere, gelişmelere Devlet tarafından çizilen dar sınırlar ve sıkı denetim, “sorgulayan-üreten” din anlayışını zapt edememiş, “din”, kısa zamanda, toplumumuzun bir gerçeği haline dönüşmüştür. Dünyadaki gelişmelere paralel olarak dinin popülaritesinin artması, bir yönüyle din konusundaki devlet politikalarının da iflası anlamına gelmektedir. Zira 28 Şubat süreci, bir başka açıdan; bu yöneliş ve yükselişin, devlet erk ve imkânlarıyla susturulmasının adıdır, dedi. 

Şekerci ,28 Şubat süreciyle birlikte, -özellikle- “Dinle ilgili” konularda yapılan düzenlemelere kısa bir göz atarak; bu baskının boyutlarını görmek mümkündür. Ancak, bu süreci, sadece dinsel alana müdahale ile sınırlandırmak yanlış olur. Her darbe gibi, 28 Şubat darbesi de, “insana”, “insan fıtratına” karşı yapılmıştır! 28 Şubat, bütün insanların, egemen iradenin belirledikleri “doğru” etrafında hizaya getirilmeye çalışıldığı bir süreçtir. Bu dönemin en belirgin özelliği, sivil inisiyatifin sahip olduğu her türlü imkânın, Devlet ve Bürokrasi/Ordu lehine azaltılması olarak tanımlanabilir. Daha farklı bir deyimle, millete giydirilen dar gömlek, bu defa, kıpırdayamayacak kadar daraltılmıştır, diyerek 28 Şubatın ülkemize ve insanımıza etkilerini anlattı.

Katılımcılar tarafından dile getirilen ,Şube Başkanı ve avukata iletilen ,öğrenci iken mağdur olanların uğradığı maddi manevi mağduriyetler, 40 yaş sınırında olan ve 40 yaşını geçmiş olanların memuriyete atanması, MEB bakımından çalışılmayan süreleri fiili hizmet süresine sayılması konusunda sıkıntılar, lisansüstü kariyer taleplerinde yaşanan sıkıntılar gibi halen devam eden mağduriyetler tek tek not alınarak bunlarla ilgili çalışma yapılması kararlaştırıldı.

Program sonunda periyodik zamanlarda biraraya gelinme, mutat toplantılarda tespit edilen sorunların bir rapor halinde,seçilen temsilcilere yazılması ve ilgili paydaşlara gönderilmesi kararı alındı.